Islamic History in Urdu Part-2

Tareekh e Islam Part 2 Yazan Akbar shah khan Najeeb abadi

"Tareekh-e-İslam" (İslam Tarihi) Mevlana Ekber Şah Najeebabadi tarafından yazılmıştır. Urdu dilinde otantik bir İslam tarihi kitabı 1. bölümü tamamlıyor.

Tarih, ulusu ilerleme ve refah sürecine sokmanın ve onları utanç ve yozlaşma yolundan kurtarmanın en etkili ve değerli kaynağıdır.

Dünya milletleri arasında birbirini aşmak için çetin bir rekabetin yaşandığı bir dönemde, Müslüman, en görkemli tarihe sahip olmasına rağmen, tarihi bakımından tarafsız ve umursamaz görünmektedir.

Bu kitap gerçek İslami olayları ve bunların gerçek nedenlerini sunuyor.

- TAREEQ E ISLAM تاریخ Özel Mesaj

- Müslüman Kahramanlar

- Qasas ul Anbiya aur Maloomat

- Tüm Peygamber Hikayeleri

- İslami Kanunlar

- Maqamat e Ambiya İslami Resimler

- Hz.Muhammed'in Hayatı PBUH

- Urduca Hazreti İbrahim Tarihi

- İslami Sınav

- İslam Hikayeleri

- Mevlana Tarık Jameel Bayanat

- Hazreti Ömer Farooq R.A'nın Hayatı

- CSS Pak

- صحابة رسول الله

- صحيح السيرة النبوية

- İslami Koleksiyon

- Islamiat: İslam'ın Öğretileri

- Islamiat Ders Kitabı

- القرأن الكريم-ياسر الدوسري

İslam tarihi, İslam medeniyetinin siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmeleriyle ilgilidir. Tarihçilerin çoğu, İslam'ın Mekke ve Medine'de MS 7. yüzyılın başında, Hıristiyanlığın kuruluşundan yaklaşık 600 yıl sonra ortaya çıktığına inanıyor.

8. yüzyılda Emevi Halifeliği batıda İberya'dan doğuda İndus Nehri'ne kadar uzanıyordu. Emeviler ve Abbasi Halifeliği tarafından yönetilenler (Ortadoğu'da ve daha sonra İspanya ve Güney İtalya'da), Fatımiler, Selçuklular, Eyyubiler ve Memlükler gibi siyasetler dünyadaki en etkili güçler arasındaydı. Samaniler, Gazneliler ve Guriler tarafından inşa edilen son derece persianize imparatorluklar önemli gelişmeler kaydetti. İslam'ın Altın Çağı, birçok kültür ve bilim merkezinin ortaya çıkmasına neden oldu ve Orta Çağ'da önemli bilginler, astronomlar, matematikçiler, doktorlar ve filozoflar üretti.

13. yüzyılın başlarında, Delhi Sultanlığı kuzey Hindistan alt kıtasını fethederken, Rum Sultanlığı ve Artuklular gibi Türk hanedanları 11. ve 12. yüzyıllar boyunca Bizans İmparatorluğu'ndan Anadolu'nun çoğunu fethetti. 13. ve 14. yüzyıllarda, yıkıcı Moğol istilaları ve Doğu'dan Timur saldırısı, Kara Ölüm'deki nüfus kaybı ile birlikte, İran'dan Mısır'a uzanan Müslüman dünyasının geleneksel merkezlerini büyük ölçüde zayıflattı, ancak gördü Timurlu Rönesans'ın ortaya çıkışı ve Batı Afrika'nın Mali İmparatorluğu ve Güney Asya'nın Bengal Sultanlığı gibi büyük küresel ekonomik güçler. Müslüman Moors'un Sicilya Emirliği'nden ve diğer İtalyan topraklarından sürülmesi ve köleleştirilmesinin ardından İslami İspanya, Reconquista sırasında yavaş yavaş Hıristiyan güçler tarafından fethedildi. Bununla birlikte, Erken Modern dönemde, İslami Silah Kuvvetleri Çağı'nın devletleri - Osmanlı İmparatorluğu, Safevi İran ve Babür Hindistan - büyük dünya güçleri olarak ortaya çıktı.

Ertuğrul (Osmanlı Türkçesi: ارطغرل) Osman'ın (Usman) babasıdır. Osmanlı geleneğine göre, Moğol fetihlerinden kaçmak için Batı Orta Asya'dan Anadolu'ya kaçan Oğuz Türklerinin Kayı aşiretinin lideri Süleyman Şah'ın oğluydu, ancak bunun yerine bir Gündüz Alpinin oğlu olabilirdi. Bu efsaneye göre, babasının ölümünden sonra Ertuğrul ve takipçileri, Bizans İmparatorluğu ile sınırda bulunan Söğüt kasabasına hakimiyetle ödüllendirildiği Rum Sultanlığı'nın hizmetine girdiler. Bu, nihayetinde Osmanlı İmparatorluğu'nun (sultanat e Usmania / Osmania) kurulmasına yol açacak olaylar zincirini başlattı. Oğlu Osman ve soyundan gelenler gibi Ertuğrul da sık sık İslam davası için kahraman bir savaşçı olan Gazi olarak anılır.